Browsing by Author "Ata, Aysun"
Now showing 1 - 5 of 5
Results Per Page
Sort Options
Item Günümüzde türkoloji öğretiminin içinde bulunduğu sorunlar IV(Ankara Üniversitesi, 2020) Ata, Aysun; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiItem Bir Hocanın Öğrencisini Savunması(Ankara Üniversitesi, 2019) Ata, Aysun; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiYıl 1983. YÖK’ün 1981’de çıkarılan 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile akademik, kurumsal ve idari yönden yeniden yapılanma sürecine başlayalı iki yıl geçmiştir. İlk YÖK Başkanı, Üniversitenizin resmi kuruluş yılı 1967’den çok önce üniversitenin nüvesi olan 1954 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bağlı Çocuk Sağlığı Kürsüsünü kuran İhsan Doğramacı’dır. Prof. Dr. Saadet Çağatay ise Almanya’da doktorasını tamamladıktan sonra Nisan 1940’ta Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türkoloji Bölümü Kütüphanesine memur vekili olarak başladığı çalışma hayatını, 70. yaşında 2 Haziran 1977’de sonlandırmıştır. Bildirimize “Yıl 1983” ile başlamamızın nedeni, Saadet Hanımın yaş haddinden emekli olduktan 6 yıl sonra Prof. Dr. İhsan Doğramacı’ya yazdığı mektupta 6 Mayıs 1983 tarihinin yer almasıdır. Bu mektupta, Saadet Hanım son asistanı için “Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk Dili Doçenti, Türkçe üzerindeki çalışmalarıyla rakipsiz ilim adamı olan Semih Tezcan” tanımlamasıyla bir mektup yazar. O mektubu gelin birlikte okuyalım.Item Kırım Karaycasıyla Yazılmış Bir "Mecuma"(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2008) Çulha, Tülay; Ata, Aysun; Türk Dili ve EdebiyatıThe Karay Turks (the Karaims) is a small community which converted to Judaism during the age of Khazars between the 7th and 11th centuries. The Karay Turks are now living primarily in Lituania, Poland and Crimea, and elsewhere in the world. The Karay Turks and their culture have a great place in Turkish history. The origin of the name, Karay, is the religious sect that the community is faithfully connected. The Karay language is one of the languages in the Kipchak language family, and it has three main dialects which differ from each other.The topic of my dissertation is the Karay language which is used as the speaking and writing medium by the Karay Turks who live in various parts of the world. In this study, I transliterated a ?Mecuma? which was written in Crimean Karay language, and I realized the analytical research of the main text. The Mecumas are hand-scripted manuscripts written in Crimean dialects and in the Hebrew alphabet. They are basically the samples of popular literature in the form of ?cönk?, and have a great significance in the folklore and culture of the Karay community. I also added the dictionary and index of the Mecuma, and a copy of the manuscript as the appendix of the dissertation.Item Orta Asya ve Köktürkler Üzerine Farklı Bir Bakış(Ankara Üniversitesi, 2019) Ata, Aysun; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiBir insan ömrü süresince dünyaya hükmetmiş olan Moğollarla ilgili okuduğum her kitapta ve makalede dikkatimi çeken onların ticarette ve haberleşmede ne derece ileri olduklarıydı. Bu iki eylemin gerçekleşmesi için gerekli olan yerleşik kültür ve bu kültür içinde kervansaray geleneğinin gelişimini bu yazımda ele aldım. Sanırım bazı konularda bugüne kadar yazılanlardan ezberlediklerimizi bir kenara koyup yeni tanımlamalara ihtiyacımız var.Item Tevārīḫ-i Güzīde Nuṣret-Nāme (Giriş-metin-notlar-dizin-tıpkıbasım)(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019) Kaya, Harun; Ata, Aysun; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiTürk dili tarih boyunca birçok dili hem etkilemiş, hem de birçok dilden etkilenmiş oldukça geniş bir coğrafyada konuşuru olan güçlü bir dildir. Türkçe konuşan toplulukların tarih boyunca yaşadığı hadiselere bağlı olarak dilin yapısında bazen büyük bazen de kısmî değişimler görülmüştür. Ayrıca din değişikliğinin yazı, söz varlığı ve gramer dönüşümlerinin görüldüğü ender dünya dillerindendir. Siyasî bağlamda oldukça hareketli ve zor şartların olduğu bir coğrafyada konuşulan Türkçe'nin bünyesinde askerî, siyasî ve tarihî hadiselerin kaydedildiği metinler ortaya çıkmıştır. Farsça yazılan Câmiü't-Tevârîh, Zafer-Nâme gibi eserlerin Türkçe'ye kazandırılmasını sağlayan Tevârîh-i Güzîde-Nusret-nâme bu sahanın güzel ve nitelikli eserlerindendir. Bu yönüyle hazırlanan çalışma hem Türkoloji hem de Türk ve Moğol tarihi çalışmalarına yardımcı olacaktır. Turkish language is a powerful language that has influenced many languages throughout history and has a wide range of speeches influenced by many languages. Depending on the events of Turkish-speaking communities throughout history, sometimes some and sometimes partial changes were observed in the structure of language. Besides, it is one of the rare world languages in which writing, vocabulary and grammatical transformations are seen. Texts in which military, political and historical events were recorded in Turkish, which was spoken in a geography where there were very difficult and difficult conditions in the political context. Tawarikh-i Guzida Nusrat-Namah, which provides the translation of the works written in Persian, such as Jamiü't-Tawarikh and Zafer-namah into Turkish, is one of the beautiful and qualified works of this field. In this respect, the study will help both Turkology and Turkish and Mongol history studies.