Cilt:46 Sayı:03 (2022)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt:46 Sayı:03 (2022) by Author "Eczacılık"
Now showing 1 - 6 of 6
Results Per Page
Sort Options
Item ANTIOXIDANT AND ANTI-INFLAMMATORY ACTIVITY OF DIFFERENT PARTS OF SAMBUCUS EBULUS L.(Ankara Üniversitesi, 2022) Cumhur, Büşra; Eczacılık; Eczacılık FakültesiAmaç: Adoxaceae (Mürver) ailesinin Sambucus L. cinsi, önceki çalışmalarda antioksidan, anti-enflamatuar, antiviral ve antibakteriyel aktiviteleri nedeniyle araştırılmıştır. Ayrıca, yapraklarda yapılan önceki in vivo ve in vitro çalışmalar, bitkinin anti-enflamatuar aktiviteye sahip olduğunu göstermiştir. Çalışmamız, Sambucus ebulus L. bitkisinin kök, meyve ve yaprak ekstrelerinin in vitro antioksidan ve anti-enflamatuar potansiyelini araştırmayı amaçlamaktadır. Gereç ve Yöntem: Antioksidan aktivite, Sambucus ebulus kullanılarak biyolojik bir tahlilde değerlendirilirken, radikal süpürücü aktivite 2,2-difenil-1-pikrilhidrazil (DPPH) ve ABTS + yöntemleri kullanılarak ölçülmüştür. Sonuç ve Tartışma: Maksimum anti-enflamatuvar etki, sırasıyla yaprak ve meyve ekstrelerinin ardından kök ekstrelerinde gözlendi. Kök ekstreleri, anti-enflamatuvar aktivitenin sonuçlarına benzer şekilde en yüksek ABTS ve DPPH serbest radikal süpürme aktivitesini (FRSA) sergiledi. Sonuç olarak, kök ekstresi, FRSA ve antiinflamatuar aktivite açısından diğerleri arasında en güçlü ekstre olmuştur. Anahtar KelimelerItem ANTIVIRAL ACTIVITY OF BETAFERON FOR COVID-19(Ankara Üniversitesi, 2022) Özkan, Sibel A.; Eczacılık; Eczacılık FakültesiAmaç: COVID-19 enfeksiyonu 2019'dan beri dünya çapında yayılmış ve pandemik enfeksiyon olarak ilan edilmiştir. Maalesef, insanlık hala bu enfeksiyonla başa çıkmaya çalışıyor. Bu koşullar altında bilim insanları, SARS-CoV-2 viral enfeksiyonu ile mücadelede en hızlı çözüm olarak ilaç yeniden konumlandırma çalışmalarına yönelmiştir. Betaferon (İnterferon beta-1b), interferon ailesinin bir üyesidir ve immün sistem tarafından doğal olarak üretilen interferon beta-1a aynı etki mekanizmasına sahiptir. Gereç ve Yöntem: Betaferon’un SARS-CoV-2 enfeksiyonuna karşı antiviral etkisi in vitro ve in siliko olarak araştırıldı. Antiviral aktivitenin tayini için ilaç toksisitesi, gen ifadesi ve docking (kenetlenme) hesaplamaları yapılarak değerlendirildi. Sonuç ve Tartışma: Betaferon, SARS-CoV-2 viral enfeksiyonuna karşı önemli antiviral aktivite göstermiştir. Ayrıca Betaferon, hem virüsün girişinde rol oynayan ACE2 ve TMRPSS2 proteinlerinin ifadesini azaltmıştır. Betaferon, yalnızca TMPRSS2 ifadesini değil, aynı zamanda TMPRSS2'nin proteolitik aktivitesini de doza bağlı bir şekilde azaltmıştır. Bununla birlikte Betaferon'un viral Spike protein ile etkileşime girdiği in silico analizlerle gösterilmiştir. Dolayısıyla, ACE2 ve TMPRSS2 ifadesinin azalması, TMPRSS2 aktivitesinin düşmesi ve SARS-CoV-2'nin Spike proteini ile etkileşimi, Betaferon'un viral giriş yolağını engellenmesi yoluyla SARS-CoV-2 virüsüne karşı antiviral aktiviteye sahip olduğunu göstermiştir.Item K562 KRONİK MİYELOİD LÖSEMİ HÜCRE HATTINDA SIRT5 MODÜLATÖRLERİNİN SIRT5 VE SİTOKROM C PROTEİN EKSPRESYONLARI ÜZERİNE ETKİLERİNİN ARAŞTIRILMASI(Ankara Üniversitesi, 2022) Koç, Aslı; Eczacılık; Eczacılık FakültesiAmaç: SIRT5, hedef proteinlerdeki lizin rezidülerinden, asetil, malonil ve süksinil gruplarını uzaklaştıran ve sitokrom c ile etkileşerek, onun deasetilasyonuna neden olan bir mitokondriyal proteindir. SIRT5'in K562 kronik miyeloid lösemi hücrelerindeki etkilerine ilişkin bir çalışma bulunmamaktadır. Resveratrol ve Suramin'in SIRT5'in deasetilaz ve desüksinilaz aktivitelerini modüle etmede rol oynadığı bilinmektedir. Resveratrol'ün K562 hücrelerinin apoptozunu indüklediği bildirilmiştir. Ancak Suramin'in K562 hücrelerinin apoptozu üzerindeki etkileri büyük ölçüde bilinmemektedir. Bu çalışmada, SIRT5 modülatörleri Resveratrol ve Suramin'in K562 hücrelerinin proliferasyonu ve apoptozu ile SIRT5 ve SIRT5'in bilinen bir hedefi olan sitokrom c proteini üzerindeki etkilerinin aydınlatılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: K562 kronik miyeloid lösemi hücrelerine artan konsantrasyonlarda Suramin ve Resveratrol uygulandı. Hücre proliferasyonu MTT analizi ve BrdU inkoporasyon yöntemi ile belirlendi. Apoptoz, Akım sitometrisi ile Annexin V boyaması ile belirlendi. Resveratrol ve Suramin'in SIRT5 ve Sitokrom c protein ekspresyon seviyeleri üzerindeki etkisini belirlemek için Western Blot analizi yapıldı. Sonuç ve Tartışma: Sonuçlarımız, Suramin'in SIRT5 ve sitokrom c protein ekspresyonlarını önemli ölçüde etkilemediğini ve Resveratrol'ün SIRT5'i azalttığını ve sitokrom c ekspresyonunu artırdığını göstermiştir. Suramin, K562 hücrelerinin apoptozunda herhangi bir değişikliğe neden olmamıştır. Resveratrol, literatüre uygun olarak hücre proliferasyonunu azaltmış ve K562 hücrelerinin apoptozunu indüklemiştir. Resveratrolün, SIRT5 protein ekspresyonunu azaltıcı etkisi ile apoptotik etkilerine aracılık etmiş olabileceği düşünülmektedirItem PREPARATION AND IN VITRO CHARACTERIZATION OF SOLID LIPID MICROPARTICLES FOR PROTEIN DELIVERY(Ankara Üniversitesi, 2022) Küçüktürkmen, Berrin; Eczacılık; Eczacılık FakültesiAmaç: Bu araştırmanın amacı, katı lipid mikropartiküllerinin hazırlanması sırasında proses ve formülasyon parametrelerinin etkisini değerlendirmektir. Katı lipid mikropartiküller (SLM'ler), lipid nanopartiküllerinden daha az araştırılmış olmalarına rağmen biyouyumluluk, üretim ve karakterizasyon kolaylığı, uzun süreli salım ve özellikle yüksek protein yükleme kapasitesi gibi belirgin avantajlara sahiptir. Gereç ve Yöntem: SLM'ler, biyouyumlu ve biyolojik olarak parçalanabilen bir lipid olarak gliseril tridekanoat (GTD) kullanılarak emülsiyon çözücü difüzyon tekniği ile hazırlanmıştır. Homojen küresel mikropartiküller üretmek için en iyi formülasyon koşulları belirlenmiş ve bir üçgen faz diyagram alanı ile temsil edilmiştir. Mikropartiküller, formülasyon parametreleri değiştirilerek partikül boyutu ve enkapsülasyon etkinliği optimize edildikten sonra, seçilen formülasyonlar in vitro salım, morfolojik analizler, termal analiz ve elektroforetik analiz ile karakterize edilmiştir. Sonuç ve Tartışma: En yüksek etken madde yükleme etkinliği 100 mg lipid, %60 triasetin ve %3 emülgatör kullanılarak elde edilmiştir. Ortalama mikropartikül boyutu 8.9 µm olarak gözlenmiştir. İn vitro etken madde salımı pH 7.4 fosfat tampon çözeltisinde değerlendirilmiş ve 8. saatte tamamlanmıştır.Item SILENE RUSCIFOLIA METANOLİK HERBA EKSTRESİNDEKİ FİTOKİMYASALLARIN LC-QTOF/MS VE GC/MS İLE İNCELENMESİ(Ankara Üniversitesi, 2022) Tok, Kenan Can; Eczacılık; Eczacılık FakültesiAmaç: Silene L. (Caryophyllaceae) türleri geleneksel olarak iltihap, idrar yolu iltihabı, göz rahatsızlığı, cilt sorunu, mide ağrısı, dizanteri, diş çürümesi, ateş, baş ağrısı, sıtma, sivilce ve sırt ağrısı tedavisinde kullanılmaktadır. Silene türlerinin kimyasal bileşenleri flavonoidler, antosiyanidinler, terpenoidler, triterpen saponinler, fitoekdisteroidler, benzenoidler, vitaminlerden oluşur ve antioksidan, antiinflamatuar, antitümör, antiviral aktivite gösterirler. Silene ruscifolia (Hub.-Mor. & Reese) Hub.-Mor. Türkiye'de "gizli nakıl" olarak adlandırılır. Gereç ve Yöntem: Bitki materyali Beynam Ormanı'ndan (Ankara/Türkiye) toplandı. Bitkinin toprak üstü kısımları ultrasonik banyoda metanol ile ekstre edildi. Otomatik örnekleyici, ikili pompa, kolon fırını ve bir UV dedektörüne sahip HPLC sistemi (Agilent 1260 Serisi), Çift Sprey Agilent Jet Stream elektrosprey iyonizasyon kaynağına sahip bir iFunnel Quadrupole Time-of-Flight LC-MS system (Agilent G6550A) ile birleştirildi. Bileşiklerin ayrılması için Agilent TC C-18 (4.6 mm x 150 mm x 5 µm) kolonu kullanıldı. Ekstrenin GC-MS analizi, bir Agilent 5973N dört kutuplu kütle spektrometresi (Agilent, ABD) ile donatılmış bir Agilent 6890 gaz kromatografı kullanılarak yapıldı. Bileşiklerin belirlenmesi ve tanımlanması için Mass Hunter yazılımı (Qualitative Analysis B.07.00) ve NIST Mass Spectral Library (2014) kullanıldı. Sonuç ve Tartışma: LC-MS Q-TOF analizi, S. ruscifolia'nın rutin, narsissin, luteolin, izoramnetin, ramnetin ve kersetin dimetil eter içerdiğini gösterdi. GC-MS analizi, ekstrenin şeker (%50.5) ve şeker alkolleri (%46.39) olarak en yüksek içeriğe sahip olduğunu göstermiştir. Ayrıca karboksilik asit (%0.47), yağ asidi (%0.64), şeker asidi (%0.42), glikozit (%0.48), karotenoidler (%0.61) ve benzoik asit esteri (%0.49) içerir. D-pinitol, %41.14 ile ekstredeki en yüksek içeriğe sahiptir.Item TÜRKİYE’DE 4 VE 5 YILLIK ECZACILIK EĞİTİMİNİN KARŞILAŞTIRILMASI(Ankara Üniversitesi, 2022) Özçelik, Gülbin; Eczacılık; Eczacılık FakültesiAmaç: Bu çalışmada, 4 ve 5 yıllık eczacılık programından mezun olan eczacıların aldıkları eğitim hakkındaki görüşleri karşılaştırılarak; 5 yıllık eczacılık eğitiminin amacına ulaşıp ulaşmadığı tartışılmaktadır. Gereç ve Yöntem: Araştırmada karma bir metot kullanılmış; nicel araştırmaya anket tekniği ile sorulan sorulara farklı eczacılık fakültelerinden mezun 160 eczacı katılmıştır. Nitel araştırmada ise 3 ayrı oturumda 24 eczacı ile odak grup görüşmesi gerçekleştirilmiştir. Sonuç ve Tartışma: Araştırma sonucunda 5 yıllık eğitimde 4 yıllık eğitime göre olumlu yönde değişim gözlenmekle birlikte halen geliştirilmesi gereken alanların olduğu görülmüştür. Örneğin; hasta odaklı eğitim artmış, ancak yeterli olmamıştır. Klasik öğretim yöntemleri yanında, daha akılda kalıcı, probleme dayalı yöntemlerin kullanılmasının uygun olacağı, staj uygulamalarının ve denetiminin daha fazla yapılarak devam etmesinin önemi ve son olarak kariyer yönetiminin 5 yıllık eğitimde daha iyi yapıldığı belirlenmiştir. Tespit edilen eksikliklerin tamamlanması ve araştırmaların artırılması önerilmektedir.